Psikolojide etik ilkeler psikolojik destek sürecinin temelini oluşturmaktadır. Bu anlamda Türk Psikologlar Derneği etik yönetmeliğinde yer alan ilkeleri bilmek, psikolog tercihi yapmakta sizlere yardımcı olacaktır.
1. Yetkinlik ve Yeterlilik:
Psikologlar, yetkinlik ve yeterliliklerini çeşitli eğitimlerle elde etmek ve en yüksek düzeyde tutmakla yükümlüdür. Kendi kişisel ve profesyonel özelliklerinin daima bilincinde olmalı ve kendilerini geliştirmek için doğru adımları atmalıdır. Bu yetkinlik ve yeterlilikler psikologların sağlıklı kişilik özellikleri sergilemek için terapi görmesi, profesyonel özelliklerini geliştirmek için eğitim ve süpervizyonlarla deneyim ve becerilerini geliştirmesi olarak tanımlanabilir. Tüm bunlara rağmen psikologlar yetkinlikleri kapsamında çalışacakları alanda yeterli profesyonel bilgi, donanım ve deneyime sahip olup olmadıklarını kendileri sorgulamalıdır. Eğer bu yetkinliğe sahip olduklarını düşünürlerse psikolojik destek vermeye başlamalılardır. Yetkin olmadıklarına karar vermeleri halinde ise danışanı daha yetkin bir meslektaşlarına yönlendirebilme hakkına sahiplerdir.
2. En Yüksek Yararı Gözetmek ve Danışana Zarar Vermemek:
Psikologlar, psikoloji bilgilerini ve verdikleri danışmanlığı danışanları için en yüksek yararı gözetecek şekilde planlamalıdır. Bunun yanı sıra danışanların zararına bir uygulama yapmaktan kaçınmalıdır. Bu, psikologların en temel etik ilkelerinden biridir. Psikoloji bilgilerini ya da yaptıkları uygulamaları kötüye kullanmamalılardır. Aynı zamanda psikologlar kişilerin temel hak ve özgürlüklerine, onurlarına, dünya görüşlerine, cinsel tercihlerine, dini inançlarına, ahlak kurallarına, değerlerine ve sınırlarına saygı göstermelidir. Yetkinliklerini bu kişilere zarar vermek, onlardan zorla bilgi almak, cinsel, fiziksel veya psikolojik tacizde bulunmak ve onları yönlendirmek için kullanmamalılardır.
3. Gizlilik ve Mahremiyet:
Psikologlar, danışanlarıyla sürdürdükleri uygulamaları boyunca edindikleri bilgileri gizli tutmakla yükümlüdür. Bilgiler, kişilerin kendisine ya da bir başkasına ciddi şekilde zarar vermesi dışında bir başkasıyla paylaşılamaz. Bu durumda dahi danışanlara bilgi paylaşımının yapılacağı bildirilmelidir. Bilgilerin yer aldığı her türlü değerlendirme, kayıt veya yazılı metin psikologlar tarafından koruma altında tutulmalıdır.
Birçok psikolog, psikolojik destek hizmeti süresince danışanlarından ses veya görüntü kaydı almaktadır. Bu unutulan bilgilerin hatırlanması ve eksik kalan yerlerin tekrar dinlenmesi noktasında mesleki anlamda yarar sağlamaktadır. Ancak seçim yapacağınız psikolog, sesinizi veya görüntünüzü kaydetmeden önce izin almalıdır.
4. Doğru Bilgilendirme ve Kendini Doğru Tanıtma:
Psikologlar yapılan uygulamaların içeriği, koşulları, süreci ve bitişi hakkında doğru bilgi verme yükümlülüğüne sahiptir. Aynı zamanda psikologlar kendilerini hiçbir şekilde yanlış, aldatıcı veya hileli tanıtmamalıdır. Psikolog seçimi yapılırken destek alacağınız kişi hakkında ön bilgi toplamak size fayda sağlayacaktır. Eğitim, yetkinlik, unvan, verilen hizmet ve ücretlendirme gibi konularda mümkün olduğunca doğru ve açık bir şekilde bilgilendirme yapmalıdır. Mutlaka danışanın özgür iradesiyle görüşmeleri, istediği zaman sonlandırabileceği bilgisi verilmelidir. Çünkü bu danışanların en doğal hakkıdır.
Bunun yanında psikologlar yardımcı olamayacaklarına inandıkları danışanları kabul etmeme hakkında sahiptir. Daha önce de belirtildiği gibi danışanın yönlendirilmeye ihtiyacı varsa bu konuda bilgilendirme yapılmalı ve daha yetkin bir meslektaşa yönlendirme gerçekleştirilmelidir. Bu noktada psikologlar yönlendirilen meslektaşın yetkinliğinden emin olmalıdır. Danışanı da bu kişinin eğitim, yetkinlik ve psikolojik yaklaşımı hakkında bilgilendirmelidir.
5. Dürüstlük:
Psikologlar psikolojik destek süresince doğruluk, dürüstlük ve tarafsızlık ilkelerini benimsemelidir. Danışanlarını yanıltmaktan, kandırmaktan ya da aldatmaktan kaçınmalıdır. Bu noktada danışana belirsiz vaatlerde bulunmamalı, doğru ve dürüst bilgilendirmeler yapmalıdır.
6. Danışanlara Saygı:
Psikologlar, danışanlarının yaş, kimlik, cinsel tercih, etnik köken, din ve sosyo-ekonomik düzeylerine ilişkin konularda ayrımcılık veya baskı yapmamalıdır. Onların özgürlüklerine ve tercih haklarına saygı duymalıdır. Ancak bu aşamada danışanların hayat akışlarının sağlıklı olması için onlara doğru yolu göstermelidir.
Bu noktada bireyler sorunları ve destek talepleri için psikolojide etik ilkeler doğrultusunda çalışan psikologlarla iletişime geçebilir ve randevu talep edebilirler.
Klinik Psikolog
Bengisu Eğridere