Günümüzde sıkça ebeveynlerin çocuklarının yeteri kadar beslenmemesinden veya onların zorla yemek yemesinden bahsettiği görülmektedir. Beslenme, çocuğun sağlıklı olması için gerekli olduğundan anne-babalar özellikle de bu konuda çocuklara oldukça ısrarcı davranmaktadır. Bunu başaramadıklarındaysa kendilerini kötü, başarısız birer ebeveyn olarak görebilmektedirler. Anne-babanın bu konudaki zaafını hisseden çocuksa küçük yaşlardan itibaren, kontrol sağlayabildiğini keşfettiği konularda (yemek yemek ve tuvalet alışkanlığı) ebeveynleri zorlamaktadır. Yedirme sırasında annenin üzüldüğünü veya sinirlendiğini hissettikçe çocuk yemek yememe davranışını devam ettirebilmektedir. Çünkü çocuklar, bebeklik dönemlerinden itibaren yemek yiyerek veya yemeyerek anne-babalarını denetim altında tutabileceklerini fark etmeye başlamaktadır. Yemek yeme saatlerinde işleri zorlaştırarak, ebeveynlerin dikkatini kendilerine çekebilmekte, kızgın olduklarında anne veya babaya yemek yememe üzerinden eziyet çektirebilmektedirler. Olayı çözecek kilit nokta ise sabırdır. Kızmadan, sakince ve kararlı bir şekilde bekleyerek çocuğun yemek yemesi beklenmelidir.
Yemek Yemeyen Çocuğa Sahip Ebeveynler İçin Öneriler Nelerdir?
- Çocuğun büyüyüp gelişmesi için gerekli olan tek şeyin yemek olmadığı hatırlanmalıdır. Çocuk sevgi, şefkat ve ilgiyle de beslenmektedir.
- Çocuğun sağlıklı gelişmesi için çok yemesi gerekmemektedir. Önemli olan dengeli beslenmesidir.
- Ebeveynler çocuğu diğerleriyle karşılaştırmamalıdır. Her çocuğun gereksinimi ve büyüme hızı farklıdır.
- Aç olan çocuk eninde sonunda yemek isteyecektir, onun aç olduğunu fark etmesine izin verilmelidir. Bu şekilde çocuk ihtiyaçlarını fark etmeyi ve bunların ifade edilmesi gerektiğini öğrenecektir. Bu davranışın okul öncesi süreçte edinilmesi ve sağlamlaştırılması ilkokul döneminde de problem yaşanmaması için gereklidir.
- Çocuk yemeğini masada oturup yemesi için teşvik edilmelidir. Yemek masasının sıkıcı değil de aile üyelerinin günlerini nasıl geçirdiklerini anlattıkları, sohbet ettikleri ve bu sırada da hep beraber yemek yedikleri bir yer olduğu gösterilmelidir. Çocuk için eğlenceli ve paylaşımın olduğu bir ortam masada yemek yemeyi kolaylaştıracaktır. Bunun yanında ebeveynler ellerinde tabak çocuğun peşinde koşmayı bırakmalı onun masaya gelmesi için sabırla beklemelidir.
- Çocuğa sadece öğününde yemek teklif edilmelidir. Çocukların zaten küçük olan mideleri atıştırmalıklarla dolacağından açlık hissi ortadan kalkacaktır. Ana öğünde yemek yeme süreci de otomatik olarak azalacaktır.
- Yemek seçimiyle ilgili olarak çocuk için besleyici olduğu düşünülen yiyeceklerden evde olanlar arasında seçim yapmasına izin verilmelidir. Ebeveynler, seçtiği halde yemediği yiyeceği bir başka öğünde tekrar deneyebilir. Çocuk sofradan yemeden kalkmışsa birkaç saat sonra acıkabilir, öbür öğünü bekletmek ve atıştırmalıklara izin vermemek yeme alışkanlığının oturması için daha doğru olacaktır.
- Ebeveynler yemek sırasında ne kadar sinirlenirse sinirlensin bunu belli etmemeye çalışmalıdır. Dolu tabak sakin bir şekilde çocuğun önünden alınmalı ve gülümseyerek sohbete veya yapılacak işe devam edilmelidir.
- Yemeğini yemediği için çocuk cezalandırılmamalı veya yediği için ödüllendirmemelidir. Bu şekilde olayın gereğinden fazla bir anlam kazanmasına olanak sağlanmamış olunur.
- Ebeveynler yemeklerin hepsini birbirine karıştırıp çocuğa hızla yedirmeye çalışmamalıdır. Çocuk ne yemek istediğine kendi karar vermeli, kendine ait bir yemek zevkine sahip olması için rahat bırakılmalıdır.
- “Hiçbir şey yemiyor bari bunu seviyor, yesin.” diyerek, besleyici değeri olmayan, ancak çabuk doyuran gıdalar çocuklara yedirilmemelidir. (Yemekten sonra yenilen bir iki bisküvi, gofret veya şekeri bunun dışında tutabilir.) Ebeveynler çocuğun yemesini istemediği yiyecekleri evde bulundurmamalıdır. Evde yiyebileceği yemeklerden bulundurulmalı ve aralarından seçim yapmasına izin verilmelidir.
- Ebeveynler yemek işini inada bindirmemelidir, bu yolla çocuğun anne-baba üzerinde egemenlik kurmasına izin vermemelidir.
- Çocuğun yemeyle ilgili sorunu onun duyabileceği yerlerde başka kişilerle paylaşmamalıdır. Çocuk bu olaydan iki şeklide etkilenebilmektedir; hem kendinin bile tam anlamıyla farkında olmadan yaptığı ilgi çekebilme işini yemeyerek başardığını algılayabilmekte, hem de ebeveynleri üzmekten dolayı kendini kötü çocuk olarak görebilmektedir.
Unutulmalıdır ki; iyi anne-baba olmak çocuğu iyi gıdalarla beslemekten geçmez. Çocuğa fırsatlar tanıyan, onu kısıtlamayan, baskı yapmayan ve özgür iradesini ortaya koyması noktasında onu destekleyen anne-babalar genellikle bu tür davranış problemleriyle zaten baştan karşılaşmamaktadır. Bu tür yemek yeme sorunlarla karşılaşan anne-babalarsa yukarıdaki önerileri deneyebilir, başarılı olamadıkları durumlarda ise bir psikologdan destek alabilir. Konuyla ilgili ayrıntılı bilgi almak, destek talebinde bulunmak veya randevu almak için iletişim adreslerinden bana ulaşabilirsiniz.
Klinik Psikolog
Bengisu Eğridere
YORUM YAZIN